Onu Yaşayarak Onunla Yaşamak.

İnsanın kafasının içinde ve kalbinde bir sevgili ile yaşaması, dünyanın en güzel hediyesi. Çünkü istediğin kadar sevip , istediğin kadar özleyebiliyorsun. O , sana o kadar ait ki; onunla sen aynı bedende tek ruh olarak yaşıyorsunuz. Kimileri için bu çekilecek hal değil, kimileri ise unutmak yada yokluğuna alışmak istemiyor. Ben hiç unutmak istemedim. Kafamda kalbimde ne varsa onunla yaşamanın beni ne kadar yorduğunu bilsem de, avucumda bir kelebek ağırlığının olduğunu varsayarak yaşama tutunmaya çalıştım. Bir narin kelebeği tutmaya çalışmanın, onu sıkmadan, öldürmeden yaşatmaya çalışmanın ağırlığı, sırtındaki bir yükten her zaman daha ağır olmuştur. Fakat insan sevince bununla yaşamayı öğreniyor

Bu bana Leyla’nın Mecnun’una dair bir bahsi hatırlattı.

Derler ki; Mecnun bir gün aşk halinde konuşurken “Leyla için her şeyimi verebilirim, çünkü leylayı çok seviyorum.” der. Bunun üzerine etrafındakiler, biraz istihza, biraz gerçeklikle üzerine gitmeye başlarlar. Şunu da yapar mısın? Bunu da yapar mısın ? derken , en son Mecnun’u şuna razı ederler. Mecnun’un Leyla’yı çok sevdiğine dair ispatı , Leyla için kolunun kesilmesi olacaktır. Kütüğü ve baltayı getirip , Mecnun’un kolunu kütüğün üzerine koyarlar. Mecnun’un kolunu kesecek kişi baltayı tam kaldırır. Tam baltayı indireceği esnada, Mecnun;

-“Durun yapmayın !” diye bağırır.

Etraftakiler haklı çıkmış olmanın ve daha da alay edebileceklerinin sevinci ile mecnun üzerine gitmeye başlarlar.

– “Hani sen hiçbir şeyden korkmuyordun ve leyla için kolunu feda edebilirdin. Ne oldu korktun mu? diye alay ederler.

Mecnun onlara dönüp der ki;

– Hayır o kol benim değil ki. O kolu Leyla’nın kolu .Siz Leyla’nın kolunu kesecektiniz.

Bu tür menkıbelerde asla değil fasla bakılır. Yani bu olay bahsedildiği gibi yaşanmış mıdır yada yaşanmamış mıdır değil. Burada anlatılmak istenen asıl şey nedir? Buna bakmak gerek. Mecnun burada Leyla’yı tüm varlığıyla birlikte yaşadığını, kafasını ve kalbini Leyla ile doldurduğu için kendisini onunla bütünleştirdiğini anlatmaya çalışmıştır. Şarkın en önemli hazinesi kelamdır. Mecnun’da yine kelama sığınarak derdini anlatmıştır.

Bu örnek, Allah sevgisi ve aşkıyla dolup taştığı için, vecd halinde Enelhak (Ben hakkım) sözünü söyleyen Hallâc-ı Mansur’un Vahdeti Vücud görüşünü açıklama adına verilen kıymetli örneklerden de biridir. Hak bizi kendinden var etti. Biz o kadar onunlayız ki, hakkın yeryüzünde bir tezahürü gibiyiz. Minvalinde de ek bir açıklama yapılır.

İnsanın kafasında ve kalbindeki sevgili de böyledir bir bakıma. Onda fani olma hali. Bütünleşme , tek bir varlığa dönme durumu. Sevmelere , sarılmalara ,koklamalara doyamazsınız ruhunuzda zihninizde. Hayallerinizin sınırı ne kadar genişse, birlikteliğiniz bir o kadar tatlı olur.

Acı yanı illaki var bu sevmenin fakat seçeneğiniz yoksa bu aşka dair, yapacağınız şey hayallerinizi sevmektir. Yapabiliyorsanız, onu yazmaktır birde. Bu hayalde bir olma konusunu daha önce de yazmış olabilirim. Önemli değil. Önemli olan tek şey var; Ben hala tüm benliğimle çok seviyorum.